7 Oca 2010

161. Dosya: İHBARLARINIZ BİZİ YILDIRAMAZ...

Demokrasi güçlerine ülkenin her alanında, baskı ve operasyonlar düzenleniyor. Devletin demokratik açılımı bundan ibarettir. Yapılan gözaltılarla karşı demokratik kamuoyunu duyarlı olmaya çalışıyoruz


Mihrac Ural
27 Mart 2010



On yıllardır katlanmadığımız zulüm kalmadı. Çekmediğimiz acı kalmadı. İşkenceler, zindanlar, firar ve mültecilik koşullarının tüm kesvetini omuzladık.

Başımız dik, halkımız için, demokrasi mücadelesini sürdürdük. Bu gün de aynı yolda, dünden gelen doğrularımızın arkasında durarak mücadele ediyoruz.

İtirafçılar, Satılmış MİT ajanları,

Özel Harp Dairesinin kuklaları olarak 2 yıldır demokrasi mücadelesi uğruna çabalarımızın yükselişine karşı karalama yapıyor, çamur atıyorlar. Amaçları açık; İHBAR...

Bu karalama ve ihbarlar öylesine bir hal aldı ki, isim isim, adres ve yer gösterilerek yapılmaya başlandı. Bunun sonucu, Cuma günü (26 Mart 2010) demokrasi mücadelesi yüreten devrimcilere ülke çapında polis operasyonları başladı; İstanbul'da, Ankara'da, Mersin'de Antakya'da baskınlar yapıldı, 14 kişi gözaltına alındı. Bunlar arasında Basın mensupları, ATAK dergisi çalışanları, Antakya Demokratik kültür ve Sanat Derneği yöneticileri de yer alıyor. Evler basılıyor, didik didik aranıp tarumar ediliyor, maskeli komandolar ev halkına korku dolu saatler yaşatıyor. Sonuçta yasal olmayan hiç bir şey bulunmuyor. Buna rağmen Emniyete götürülen insanlar, işkenceye maruz kalıyor.

Antakya infial halinde, evlatlarının neden böylesi bir baskıya maruz kaldığını sorguluyor. İtirafçı Engin Eriknerin', MİT ajanı İbrahim Yalçın'ın, devlet adına yaptıkları ihbarlar, genelkurmay mahreçli sitelerinde liste halinde yayınlanıyor. Doğu Perinçek yöntemiyle devrimciler karalanıyor.

Bu muhbirlere sahip çıkanlar ise milliyetçilerden başkası değildir. Okur alttaki "ULU TÜRKÇÜLÜK" sitesinin adrese göz atsın, her şeyi anlamaya yeter.

http://uluturkculuk.com/forum/index.php?topic=1369.msg8893;topicseen

Milliyetçilik bir vebadır. İtirafçıların, ajanların da tek sığınağıdır. Bu aklıla ortak ülkemizin farklılıkları sindiremeyeceksiniz. Devlet adına ne yaparsanız yapın devrimcileri kirletemeyeceksiniz. Aklınızla, kukla hallerinizle iflas etmeye mahkumsunuz.

Unutmayın, demokrasi mücadelesine girenler, zalim iktidarların her baskısına ğöğüs gerecek kadar kendinden emin, doğruları arkasında duran insanlardır. Yaptıklarınız utanç vericidir, yalanlarınızla, sırtınızdaki kamburla ebede kadar yaşımanın onursuzluğuyla ezileceksiniz. İhbarlarınız ve ifşaatlarınız sadece kirli sicilinizi kabartacaktır.

İtirafçılığınız, MİT ajanlığınız kendi el yazılarınızla belgeli ve kanıtlı, buna ihbarcılığınızı da ekleyin...

Uzun sözün kısası, Devlet görevlisi olarak ihbarlarınızı sürdürüyorsunuz. Bize düşen ise direnmeye, doğrularımızın arkasında durmaya, halkımızın çıkarlarını savunmaya devam etmektir. Bunu böyle biliniz.

Bu ülke siz ilkel milliyetçilerin değil, hepimizindir. Bu ortak vatanda barış içinde birlikte yaşamak uğruna yükselen demokrasi mücadelesini engelleyemeyeceksiniz. Yaptığınız ihbarlar, yalnızca sizi boğacaktır.