Blogumuza gönderilen maili sizlerle paylaşıyoruz.
Bu mail Örgütümüzün en fedakar, en özverili insanların başında gelen bir değerli insandan geldi. Geçmişini onurla taşıyan, direnerek bedel ödeyen, gerçek bir Acilciden, erdemli insandan geldi. Bu insan, Mihrac Ural'ın mücadele sürecinin her kesitinde, Nebil Rahuma'yla birlikte yer alan, işkencede ser verip sır vermeyenlerin kuşağından bir yiğit. O, dün olduğu gibi bu gün de onurlu bir duruş içinde, geçmişini gururluca taşıyarak duruyor.
Bu yiğit insanın yayınladığı mesaj, bu kirli insanların suratlarına ağır bir şamardır. Bu şamarı, itirafçı Engin Erkiner ve ortağı MİT ajanı İbrahim Yalçın, suratlarında kara bir lekke olarak taşıyacaklar. Yalan kurgu üretim atelyeleri, arka arkaya gelen dürüst insanların açıklamalarıyla başlarına yıkılmaktadır.
Böylece, "İsim listesi"yle ilgili kopardıkları yaygaranın sonuna yaklaşmış oluyoruz. Adını kullandıkları her bir yoldaşımızın açıklamaları gelip bu satırlarda yerini alacaktır. İtrifçı Engin ve ortağının yalan makineleri başlarında paralanacaktır.
Bu ahlaksızların bittiği yer, Acilcilerin sesini yükselttikleri yerdir.
Ali Fuat Çiler'in ilettiği mesajı sizlerle paylaşıyoruz:
Devrimci Kamuoyuna,
Engin Erkiner ve şürekası, bir buçuk yıldır kendi kirli tarihlerine benzer bir kirliliği örgütümüzün tarihine sürmek istiyorlar. Bu amaçla Genel Kurmayın açmış olduğu bir sitede şahsım ve ailemin adı kullanarak, bu davaya hayatını vermiş insanların adlarını karalamaya çalışmaktadırlar.
Bunların yapmaya çalıştıkları iş, olsa olsa Özel Harp Dairesinin görevleriyle ifa edilen şeylerdir. Biz geçmişimizi onurumuzla yaşadık ve direnerek bedel ödedik.
Sonuç olarak diyeceğim odur ki, bu çirkin insanların yaptıkları ve yapmaya çalmıştıkları tüm çaba ve girişimleri lanetliyorum.
6 Şubat 2010
Ali Fuat çiler
imza