119.dosya: MİT AJANINI İYİ ATLATMIŞIZ

Şerif YILMAZ
THKP-C (Acilciler) MK Yedek üyesi
Ortadoğu Komitesi Üyesi
20 Kasım 2009





MİT ajanı İbrahim Yalçın’ı iyi atlatmışız. Yoksa, Paris’te yapılan “Avrupa konferansı istişare toplantısı ön görüşmeleri” ihbar yiyerek basılırdı.



Örgütümüz THKP-C (Acilciler) tüzüğünde ölüm cezası olmaması nedeniyle (MADDE 8) yaşamı bağışlanmış olan İbrahim Yalçın adlı satılmış kişinin yaşamı, örgütümüzü gözlemek ve görevli olduğu yerlere bilgi satmaktır. Bir zamanların Doğu Perinçek’i gibi ihbarlarda bulunmaktır. Ancak bu satılmış kişinin yapacağı ihbarları o gün de dikkate alan örgütümüz, gerekli gizlilikle bir devrimci örgütün alması gereken tüm önlemleri alarak çalışmalarını sürdürmüştür.



Dün gibi bu gün de aynı ihbar sürecine devam eden bu cemaat, Genelkurmayın kurdurduğu bir siteyle, örgüte düşmanlığını tüm devrimci hareketi kirleten bir yöntemle sürdürmektedir. Tek dayanak okurun gerçeği bilmede zorlanacağı var sayımı üzerine kurulu, yalan ve kurgulardır. Bu konuda yazdıkları her yazının istisnasız yalanla örülü olması, Nazi yöntemiyle “yalanı sık ve büyük söyle, inanılmazsa da kafalar bulanır” ilkesi üzerinden yürütmektedirler.



Tutanaklarını elimle tuttuğum ve tutanaklarda da katılımcılar tarafından “Avrupa konferansı istişare toplantısı ön görüşmeleri” olarak tanımlanması uygun görülen, Ahmet Kaya’nın da katıldığı, Paris 18 Temmuz 1989 toplantısını bilemediği için, MİT’e ihbar edememenin sancısını bu gün 20 yıl sonra kustuğu görülmektedir. “Böyle bir toplantı olmamıştır” diyerek, örgütsel çalışmamızda, satılmış bu adamları nasıl atlattığımızı ifade etmiştir. Bu bir Acil başarısıdır.



Her şeyi ihbar üzerine kurulu çalışmalarıyla, 27 yıldır TKEP’li olan polis işbirlikçisi, itirafçı biri ve MİT ajanı İbrahim Yalçın’ın şaşkınlığı çok doğaldır. Kendi ağzıyla ve yazısıyla MİT ajanı olduğunu, örgütümüzü takip ettiğini bir kez daha açıklamış olmaktadır.



Bu satılmış kişi muhatabımız değil, hedefimizdir. Beklesin, zaten ensesindeyiz…



Söz konusu toplantı 18 Temmuz 1989 tarihinde Paris’te yapılmıştır. Toplantı, “Avrupa konferansı istişare toplantısı ön görüşmeleri” olarak tanımlanmıştır.



Katılımcıları arasında Mihrac Ural, Zafer Gündoğdu (B.D), Salih Ekim (K.B), Lütfü (M.B), Hasan (A.Ö), Ozan Kerem, Şerif Yılmaz, Dr. M. Çelikel ve o gün o toplantıda, “Her ne nedenle olursa olsun MİT’ten para almış biri ajandır, İbrahim Yalçın ajandır “ diyen biri daha vardı. Ve bu insanların tümü hala hayatta olup, sürece canlı şahitlik etmişlerdir.



Adını anmadığım bu kişinin kim olduğunu o cemaat iyi bilir. Kendisi açıkça “ben bu sözleri o toplantıda söyledim” diye açıklama yapmaz ise, onun adına biz açıklama yapmayacağız. Sözleri tutanaklarda mevcuttur. Bunun önemi örgütsel işleyişle ve 2. Kongreyle ilgilidir. Kişiye mahsus bir yanı yoktur.



Gizlilik esasına bağlı kalınarak düzenlenen toplantıda, yeni Avrupa Komitesi ve görevleri belirlenmiştir. O gün MİT ajanının ihbarcılığı göz önüne alınarak gerekli önlemler alınmıştır. Çünkü 30 Kasım 1988 sabahı Fransız istihbarat servisi DST’te tarafından gözaltına alınışımız, ulusal basında da manşetten verilen “Paris’te Acilci Operasyonu” (Milliyet. 9 Aralık 1988), bu satılmış kişi, MİT ajanı İbrahim Yalçın tarafından yapılan ihbar sonucunda olmuştur. (Bkz. 67. Dosya)



Konferans öncesi görüşmelerde, Ahmet Kaya’nın toplantıya katılıp katılmama konusu tartışılmıştır. Genel sekreter yoldaşın talebi ve sorumluluğu üstlenmesiyle, toplantıya katılımı onaylanarak sürece dahil olmuştur. Tutanaklara geçtiği kadarıyla da, yeni kurulan Avrupa Komitesi; Ahmet Kaya’nın Merkez Komiteye fahri üye olarak önerilmesini karar altına alır.



Bu toplantıda da, örgütsel işleyiş, tutanak, arşiv, resmi bilgilendirme yapılmıştır. Örgütsel işleyiş kurallarına her zaman uyularak yazılı hale getirilmiştir. Oluşturulan dosyalar ve kamuoyu bilgilendirmelerimiz bile, örgütsel işleyişte gösterdiğimiz kurallı davranışın göstergesi olmuştur.



Örgüt arşivimiz, Türkiye’nin korunabilen en zengin devrimci örgüt arşivlerinden biridir. Bu arşiv doğal olarak MİT ajanlarının da takibi altında olacaktır. Buna ulaşmayı dün başaramadıkları gibi, bugün de başaramayacaklardır. Bu arşiv 2. Kongreye aittir ve ancak devrimci harekete yararı olacak belgeleri akademik çalışmalara açılmalıdır.



Ahmet Kaya örgüt yoldaşımızdır. Genel Sekreter yoldaşla şahsi düzeyde de sır ortağıdır. Yaşanan anıları o kadar yoğun ki; Ahmet Kaya ve Mihrac Ural yoldaşlığı, Ahmet Kaya’nın hiçte az olmayan tüm dostluklarda ve yoldaşlıklarda olduğu gibi dürüstçe ve ikircimsizdir.



Ahmet Kaya’nın anısını şaibeli yapmak, Ahmet Kaya’yı dostlukta ikircimli göstermek kimsenin haddine değildir. MİT ajanının çabası Ahmet Kaya’yı farklı yansıtma çabasından ibarettir. Bu da Ahmet Kaya’yı sürgüne zorlayan milliyetçi faşist tutumların kendisidir. Boşuna söylemiyorum, Ahmet Kaya bir “dost şövalyesidir” diye. O, sevdiğini ve sevmediğini açıkça söyleyen bir dürüstlük örneği olup, MİT ajanlarının çabaları ile kirletilemeyecek kadar da aktır.