7 Oca 2010

116.dosya :GOOGLE’DE ÖZEL HARP DAİRESİNİN OYUNU



Genelkurmay 192 siteyi fişlemiş, 42 siteyi de kendisi kurmuş. Devrimci hareketlere, demokrasi ve özgürlük güçlerine karşı kullanıyor. Bu sitelerden biri de itirafçı Engin Erkiner’in sitesidir. Bunu kendileri de itiraf ediyorlar. “Devrimci sitelerin şifrelerini kırmak”, “özel yazışmaları almak” gibi. Oysa bu iddiaları da gerçekçi değildir. Bunların böyle becerileri olmadığını hepimiz biliyoruz, kendilerini öyle lanse etmek için çırpınıyorlar. Onlar maşa olarak, bağlı oldukları Özel Harp Dairesinin kuklaları olarak devrimcilere, örgütlü güçlere çamur atarlar, şaibe yaratmaya çalışırlar. Boyları bundan fazlasına yetmez.



Onlara bir ara bilgi aktaran “kuş” ise çoktan kafese kapatıldı,

nefesi kesilmiş durumdadır. Bunu da iyi biliyorlar.



Net ortamında yaptıkları hokkabazlık ise, kendilerini vuracak bir girişimden ibarettir.



Mihrac Ural



5 Kasım 2009





Önemli bir noktaya dikkat çekeceğim.



Hasan Balcı nereden koşuyor? Sorusu hızla ilk sıradaki yerini almaya başladı. Özel çabalarla, ısrar ve inatla ilgisi olmadığı tarihte yer almak taraf olmak insanları birbirine düşürmek için bu akıl almaz pervasızlık neden?



Hasan Balcı’nin ne bilinç altında ne de üstünde Acilcilerle ilgili hiçbir şey yok. Acilcilerle tanışması birkaç aylık bir olay. Kocaman bir tarihin hiçbir yerinde hiçbir şekilde yer almamış birinin Acil içi tartışmalarda kraldan çok kralcı olmasını izah etmek zor.



Bu adamın mutlak yalancı bir olduğu her yazısında akıllara ziyan abartma ve yalanların olduğu, belgeli kanıtlı ortaya çıktı. Ama adam yine ısrarlı. Sırdan birinin bile onur adına bir zerre taşıdığı bir şey olsa bulaşmayacağı bu ortamdan çekip çıkması beklenir. Ama Hasan Balcı ısrarlı..



Son marifeti çok ilginç,



Teknik oyunlar ya da “sayaç adam” gibi çabalayarak devrimcilerin aleyhine yazılan yazıları Google’de öne çıkarmak. Aç-kapa.. aç-kapa ...oyunu ya da başka bir oyunla Google’de aleyhimize yazılan yazıların ilk sıralara yerleşmesini sağlamak.



Yapılan şey basit ancak, ilginç.



Mesela, Öner Ödemiş adını Google’de tıklayın. Karşınıza ilk sırada iki yazı çıkacak. Bu yazılar tenekeciler sitesinde yayınlanan karalama yazılarıdır. Bu yazıları aniden ilk sıralara tırmandıran ne oldu. Okuma sayıları değil. Mihrac Ural adı için de geçerli.



İlk sırada yer alan iki yazının altında "enginerkiner.. sitesinden gelen diğer sonuçları göster" diye bir de not var.



Google arama motoru işini gücünü bırakmış peşimize mi takılmış. Hayır



Peşimizde olan polis ekibidir…



İsimlerimiz tıklanınca tenekeciler sitesinin yazılırı çıkıyor, bu yalan, kurgu ve kin dolu yazılar ilk sıraları kaplıyor. Bu oyun sahneye 3-4 kasım 2009 itibariyle oturtuldu. Bir gün öncesinde bu yazılar çok gerideydi. Derin devletten bir ekip oturmuş bu işleri yapıyor. Hasan Balcı üretimi olarak.



Bir süredir net ortamıyla ilgili bir arkadaşın dikkatini çekti, izledi. Bu yazılar çok gerideydi üç gün içinde aniden ilk sıraya tırmanması, tıpkı tenekeciler sitesinin o malum komedi olan tıklanma sayısının artışı gibi (Bu yazılar dün ilk kez, ilk sırayı aldılar 4 Kasım 2009). Özel Harp Dairesi bunu özel bir oyunla yaptı. Teknik bir oyun



Hasan Balcı’nın ve Engin'in net ortamında yazıları öne çıkartma, tıklama sayılarını artırma üzerine bir hafta öncesi dile getirdikleri, bu olanlarla tam bir kesişme halindedir. Kendini ele veren bu anlamda belge ve kanıt yerine gösterilebilecek kendi yazılırı bulunmaktadır. Bunlar bir polis ekibi olarak devrimcilere karşı çalışıyorlar demek artık isabetlidir. İtirafçılıkla kalınmamış, İbrahim yalçın gibi bir MİT ajanının mayasıyla, Hasan Balcı gibi bir görevliyle bu halka tamamlanmıştır. Bu cemaat bir Özel Harp Dairesi cemaatidir..

Bu ölçekte bir ısrarın başka bir anlamı olamaz !!!!..



Okur farkında olmayabilir, ama olayın içinde resmen devletin parmağı bulunuyor. Sol tarihinin hiçbir tartışmasında böyle bir şey olmadı. Anneleri, babaları, kardeşleri, karıları tartışmanın orta yerine böylesine sürükleyen bir akıl, teknik oyunlarla da akıl almaz bir himmetle sergilediği bu çirkin girişmeleri başka bir şeyle tanımlamanın olanağı yoktur.



Bu çabaları ülkemizin en faşist kurum ve kişilerine karşı yapmıyorlar. Bir Mehmet Ağar’ın, İbrahim Şahin’nin, Genel Kurmay ya da MHP üzerine bu teknik oyunları yapmıyorlar. Devlete karşı demokrasi mücadelesi veren bizlere karşı yapıyorlar, enteresan değil mi?



Bir daha düşünmek gerek, devrimci kamuoyunun da bilmesi gerek.



Bu yazımı bitirdikten sonra Değerli Dostum Mehmet Yavuz, benzer bir konuda önemli bir anekdot geçti. Arama motorlarında yapılan oyunlardan birine örnek olarak malum Deniz Feneri Derneği’nin CHP’ye açtığı dava haberinin 10 aydır, günlük değişen haber şeridinde asılı kaldığını gösteriyor. Bu bilgi bu cemaatin bir “görev” ifa ettiğine önemli bir göndermedir. Haberi birlikte okuyalım.



“Yahoo!

Motorun tuhafı mı olurmuş? Olursa nasıl olurmuş... CHP Grup Başkan Vekili Kemal Kılıçdaroğlu anlattı:

“Yahoo adlı arama motorunu biliyorsunuz... Tıklayıp girdiğinizde karşınıza ‘güncel haberler’ diye bir bölüm çıkar. Haberler her gün güncelleniyor. Ancak bir haber hiç değişmiyor; ‘Deniz Feneri Derneği CHP’ye dava açtı’ başlıklı haber geçen şubat ayından beri, yani 10 aydır her gün ‘güncel haber’ler arasında yerini alıyor.”

Yahoo öyle sıradan bir kuruluş değil.. Peki bu ne iş?”



İşte bizde cevabını aradığımız soru burada oluşuyor. Bu ne iş ? Bilen varsa söylesin.



Yine bu sırada Ünlü sanatçı Ferhat Tunç, sitesinin “bölücü diye fişlenmesiyle ilgili ortaya çıkan ihbar mektubunda şu bilgileri vermektedir;



“3-4 Kasım 2009 tarihleri arasında birçok internet sitesi ve medya organında yer alan haberlere göre, Ergenekon davası savcılarına Genelkurmay'dan ikinci bir ihbar mektubu gönderilmiştir. Bu ihbar mektubunda yer alan bilgilere göre Genelkurmay bünyesinde "psikolojik harp" amaçlı çok sayıda internet sitesi oluşturulmuş”



Evet bu bir gerçektir. Engin Erkiner’in sitesi de bu bu amaçla oluşturulmuştur. Bunu onlarca yazımızda dile getirdik. Hasım iddiası olarak algılanmamalıdır. Bu siteyi takip edenler, yazılan yazılırın içeriğinde, devrimcilere, devrimci geçmişe, örgütlülüğe, örgütlü mücadelede kararlı yürümek isteyenlere öylesine akıl almaz ithamlar yapılmaktadır ki bunun “psikolojik harp” dışında bir yere oturtmak mümkün değildir. İbrahim Yalçının MİT’le ilişkisini kendi el yazısıyla itiraf etmiş olması ve bu kişinin aynı sitede yer alışıyla başlayan öbekleşmenin genelkurmayla bağlantısı olduğu mutlak kesinliktedir.



Bir kez daha tekrar ediyoruz. Bu cemaat, örgütlü olmak isteyenlere ve örgütsel güçlere, örgütsel mücadelede kararlılık gösterenlere karşı devlet ve derin devlet tüm ekipmanlarıyla saldırı yapıyor. İş budur, görevleri de budur diyoruz.



Örgütlülüğü savunun, demokrasi mücadelesinde kararlılıkla yürümekte olan, Kürt halkının özgürlüğünden yana tavizsiz tutumlarıyla dik duranlar adına Mihrac Ural’ın hedef alınması, ve yıpratılması için tarihte eşine rastlanmayan tek bir kişiye yönelik düşmanlık amacıyla site kurma olayı böylece ortaya çıkmıştır. Engin Erkiner’in sitesi bu amaçla kuruldu.



Polis İşbirlikçisi, itirafçı Engin Erkiner ve Mit Ajanı İbrahim Yalçın’la Hasan Balcı’nın bir araya gelmesi tesadüf olamaz. Bu insanların ortak bir hedef için organize olmalarını başka hiçbir şey izah edemez.



Google’de yapılmakta olan oyunlar da bunun bir parçasıdır.



Devlet hesabına yapılan bu işleri, siyasi hasım ve şahsi kin çerçevesinde izah etmek çok güçtür. Kin refleksi kısa olur, bu kin değildir. Yaptıklarının kin olmadığını zaten kendilerini tanımlarken dile getirmektedirler.



Kendi el yazıları ve itiraflarından oluşan iki cümlelik belge ve kanıt, bunu anlatmaya yeterde artar.



Birinci cümle, Polis işbirlikçisi, İtirafçı Engin Erkiner’e aittir;



“Emniyet kuvvetlerine yardım maksadıyla yakalandığım günün akşamı ve onu takip eden günde aşağıda sıralayacağım evleri bulmaları bakımından polise yardım ettim” (Engin Erkiner Polis İfadesi, s:16)



İkinci cümle; MİT ajanı İbrahim Yalçın’a aittir;



“Bir hafta sonraya gün kestik. (28 Ağustos 1986) ben, o günü MİT’e bildirdim. Çok sevindiler, başarılar vs. diyerek 150 bin TL’da paralarını alarak vedalaştık… Örgüt bittiği zaman, benim işim de bitecek. Artık devlet arkamda olacak hiçbir sıkıntım olmayacak. " ( İbrahim Yalçın İtirafnamesi s:9-10)



Bu açıklamaların ışığında olayları izlersek yanılma payı olmadan bu cemaatin bir araya gelişini ve sitelerinin genelkurmayla bağlantısı ve işlevi olan “psikolojik harp” çabasını kavramakta zorlanamayacağız.



Hasan Balcı’nın bu cemaatte şürekalardan biri olması ve anlamını başka yerde bulamadığımız kinle örülü düşmanlığı bir görev olarak böylece ortaya çıkıyor. Bu görev kapsamında Google’de ortaya çıkan oyunu anlamak zor olmayacaktır.



Ancak, gerçekleri hiçbir teknik oyun örtemiyor. Teknik çoğu kez olumsuzca da kullanılabilir, ama sonuçta aklı selim bir doğrultuda, adil ve haklı mecraya girer. Okur sayılarını yükseltme amacıyla düştükleri zavallı durama bu kez Google arama motorundaki yazı sıralamalarıyla oynama ihtiyacında olmaları düştükleri zavallı durama önemli bir işarettir. Teknik hiçbir zaman, yanlışı, yalanı, özel harap dairesi kuklalarını başarıya götüremedi. Kürt halkının özgürlük mücadelesinin ulaştığı yer sözlerimizin ispatıdır.



Engin,İbrahim, Hasan üçlüsünün genelkurmay destekli çabaları da aynıdır. Sonuçsuzdur, yenilmeye mahkumdur.



Bu gerçekleri ısrarla devrimci kamuoyuna ifade etmeliyiz.



Bu çabaların kin olmadığı. Siyasi husumet olmadığı artık çok belirgin.



Özel Harp Dairesinin Kürt halkının özgürlük hareketini, siyasal liderliğini nelere muhatap kılmak istediğini hepimiz biliyoruz. Bu gün aynı oyun Acilciler üzerine sahnelenmektedir.